top of page

TELEVİZYON



Sözlük anlamında “tele-vizyon”, “uzaktan-görme” anlamına gelmektedir.

“Televizyonun icadını yapan kişi” olarak tarihe, İskoçyalı John Logie Baird geçti (1923).

İlk televizyon görüntüleri “siyah- beyaz” olarak sunuluyordu. “Renkli” televizyona, 1950’li yıllarda geçildi.

İlk yerli televizyonun temelleri, 1953 yılında İTÜ (İstanbul Teknik Üniversitesi) tarafından atıldı. TRT, 1968 yılında, siyah-beyaz olarak deneme yayınlarına başladı.

Türkiye’de renkli televizyona geçiş, 1980’lerde yaşanmış, 1990’lı yılların başlarında, özel televizyon kanalları hizmete girmiştir.

TELEVİZYON;

Çocuklar için, “Çizgi Filmler”…

Hanımlar için, “Dizi Filmler”…

Gençler için, “Futbol Maçları”…

Yaşlılar için, “Ninni”…


PALA ZİYA

1973 yılında elektriğin gelişi, Sergen’i renklendirdi. Televizyon yayınları o yıllarda, ancak yüksek yerlerde seyredilebiliyordu. “Dünya Kupası” maçlarını seyretmek için, Vize’den, Pınarhisar’dan gelenler oluyordu.


Bir hafta sonuydu. Pınarhisar’dan bir minibüs dolusu genç, maç seyretmeye gelmişlerdi. Köylüm ve çocukluk arkadaşım Remzi de gelenler arasındaydı. O yıllarda Remzi Narlı, Pınarhisar Ortaokulu Müdür Yardımcısıydı.

Pala Ziya’nın Kahvesi konuklarla dolmuştu. İri kıyım vücudu, saçsız başı, pala bıyıkları, kollarını iki yana sarkıtarak yürüyüşüyle Pala Ziya, onu yakından tanımayanları korkutacak görünümde biriydi.

Maç başlamak üzereydi ki, Pala Ziya içeriye girdi; televizyonun önüne bir sandalye çekti; televizyonun sesini kıstı; aşağıya indi ve “Arkadaşlar! Burası Sergen. Ramazan’da burada sigara içilmez” dedi; tekrar sandalyeye bindi; televizyonun sesini açtı; sandalyeden indi ve sallana sallana dışarıya çıktı.

Herkes birbirine bakıyor, kimseden ses çıkmıyordu.

Yanımda oturmakta olan Remzi, kulağıma eğildi, “Adam bizi neredeyse dövecek, sen çıkıp da bizi savunmuyorsun” dedi. Ben de onun kulağına eğildim, “Sizi bir gün dövecekler, ama karışırsam beni her gün dövecekler” dedim ve ekledim, “O Pala Ziya, sen de Pala Remzi’sin, göster kendini.”


Dikkat… Televizyon, yalnızca yaşlıları değil, herkesi uyutuyor.

İyi seyirler!


Alıntı: “BİR ÖKÜZLE GÖZGÖZE”- 70’li Yıllarda Sergen- Rafet Seçkin


KIRKLARELİ MANŞET HABER Gazetesi- 15.02.2016 rafetseckin@hotmail.com www.rafetseckin.com

Comments


bottom of page